33 yıldır Türk Silahlı Kuvvetleri’ne hizmet veren bir astsubayın kızıyım. Bir askerin ve asker ailesinin nasıl zorluklarla mücadele ettiğini en yakından şahit olan biri olarak bu mücadelede sizlerle beraberim. Hak ve adalet yerini bulasıya kadar da dile getirmekten yorulmayacağım. Aynı şekilde birlik ve beraberlik için elimizi taşın altına koymayı herkesten rica ediyorum.
Türk milletinin en çok güvendiği ve haksızlıkların olmaması gereken kurum olan TSK, bir bütündür. Bunu kesinlikle anayasal düzenlemelerde görmezden gelemeyiz. Çünkü astsubaylar, ordunun tamamlayıcı unsurlarıdır. Astsubaylar yeri geldiğinde işçi, yeri geldiğinde memurdur. Yeri geldiğinde lider ve komutan, yeri geldiğinde eğitimci ve yöneten, yeri geldiğinde de Mehmetçiklere kucak açan bir babadır. Vatan ve milleti söz konusu olduğunda da göğsünü siper ederek giden mücadeleci savaşçıdır. Yani orduda teknik ve idari sorumlulukları taşıyan kesimdir.
Fakat bakıyoruz ki TSK içinde keskin çizgilerle belirlenmiş bir hiyerarşi var. Aslında bir nevi ötekileştirerek yalnızlaştırma süreci askeriye içerisinde yoğun bir şekilde yaşanıyor. Son zamanlarda yaşanılan durum, astsubaylara yapılan haksızlığı somut olarak ortaya çıkardı. 10 yıl gibi bir süredir TSK’ ya mensup askerlerin maaşlarında bir iyileştirme olmamıştır. Ayrıca şimdi bunun üzerine yalnız belli kesime yapılan zam adalete aykırıdır. Orduya hizmet etmenin ve zam vermenin rütbesi mi olur? Bir orduyu oluşturan her rütbe sahibi, yaşayan bir makinenin canlı organlarıdır. Hepsi aynı savaş için hayat mücadelesi veriyor, hepsi çeşitli zorlukları omuzlarında taşıyorlar. Bu yaralar daha fazla derinleşmeden tıbbi bir müdahale gerekli görülmektedir.
Bir astsubayın derdine dokunan, bin ah işitir…
Daha birçok sebepten dolayı astsubaylara, vicdanları rahatsız eden haksız uygulamalar sonlandırılmalıdır. TSK' nın bel kemiği olan astsubayların, adalet içinde görev yapması isteniyor. Bunun için gerekli yetkililer, kurum ve kişiler üzerine düşen görevi yerine getirmesi ülkenin temel direği olan ordumuza sahip çıkmanın bir göstergesi olacaktır.Unutmayalım ki yapılan yanlış uygulamalar TSK’yı uçuruma sürükler ve güç kaybetmesine neden olur.Daha iyi bir ülke, birlik ve beraberlik için astsubayların gasp edilen haklarına gelin hep birlikte kulak verelim.
Kişisel gelişimlerini, eğitimlerini başarılı şekilde tamamlayan astsubaylar; çocuklarını en iyi şekilde yetiştirebilmek için sadece hakları olanı istiyorlar. Bu kutsal görevin getirmiş olduğu ağır maddi-manevi yükten bahsetmek cümlelerle ifade edilemez... Ama belki bir gencin gözünden yaşadıklarını anlatmak, haklarını aramada yeterli bile sayılabilir. Çünkü sadece asker değil, ailesi de aynı şekilde bu mücadeleye ortak olur. Mesela asker çocuğu olmak demek; disiplini kendine hayat tarzı edinmiş bir babanın çocuklarının da öyle olmasını istemesi demek. Asker çocuğu olmak demek; bir memleketinin olmaması ve aslen şuralıyız bilmem kaç yıldır burada oturuyoruz ama aslında bilmem nerde doğdum diye açıklaman demek, okullarının sık sık değişmesi, devamlı yeni ortama alışmaya çalışman, sivil hayatla aranızda mesafe olması, babanın 24 saat nöbet tutması ve yorgunluğuna üzülmen, ailenizdeki her bireyin doğum yerlerinin farklı olması, oturduğunuz lojmanda evinizde misafir olmanız, bir çivi dahi çakamamanız, vatana olan bağlılığınızı ve sevginizi kitaplardan değil bizzat yaşayarak öğrenmeniz, babanızın en güzel çağınızda ailesini bırakıp doğu görevine gitmesi, ya da en özel günlerde mesaide olması, büyüyünce sana yabancı bir şehirde uzun süre kalmaktan şikayet etmen, çocukluğunu özlemen, kontrollü- düzenli- disiplinli- mükemmeliyetçi bir hayatın senden beklenmesi, yerli yabancı birçok insan tanıman, çocukluk arkadaşlarını kaybetmen, askeri ortamlarda bulunmanın o kontrolcü ruhunun üstüne sinmesi, mesaiden gelen babanın servisten inince boynuna atlaman, lojmanlarda büyüdüğün için hayatı geç öğrenmen, babanın can güvenliliğinin tehlikede olduğunu bilmen ve korkman, arkanda bir gözün seni izlediğini bilerek hareketlerine her daim dikkat etmendir. Fakat bunlara rağmen babanın asker olmasından dolayı onur, gurur ve şeref duyup babana ve vatana layık, hayırlı bir evlat olmaya çalışmandır.
Bu yaşına kadar çocukları için nasıl çırpındığını gördüğüm babamın ve meslektaşlarının yanında olmayı bir borç bilirim. Nasıl alın terleriyle para kazandığını görmeniz, emin olun ki duyarlı olmanıza bir sebep ve yeter ki bakmayı bilin… Saygılarımla.
güzel yazınız ve desteğiniz için çok teşekkürler :)
YanıtlaSilYüreğinize sağlık Gizem hanım,siz bana çocuklarımın neler hissettiklerini hatırlattınız.Teşekkür ederim...
YanıtlaSilYÜREYİNİZE ,DİLİNİZE SAĞLIK
YanıtlaSilÇOK GÜZEL YAZMIŞSINIZ LÜTFEN YAZMAYA DEVAM EDERMİSİNİZ.
YanıtlaSilKIZIM TEŞEKKÜR EDER GÖZLERİNDEN ÖPERİZ,BİZİ ANCAK BİZ ANLAYABİLİYORUZ AMA ANLATMADA SENİN YAZDIKLARIN GERÇEKTEN TAKDİRE ŞAYAN OLMUŞ.TEŞEKKÜRLER..NE MUTLU BABANA SENİN GİBİ BİR EVLAT YETİTİREBİLDİĞİ İÇİN..SAYGILAR.SITKI ÖZPOLAT.EMEKLİ HAVA ASTSUBAYI.
YanıtlaSilELİNE,EMEĞİNE, SENİ YETİŞTİREN BU DÜŞÜNCE TARZINA GETİRENLERE SAĞLIK. ASSB. ÇOCUKLARININ DUYGULARINA TERCÜMAN OLMUŞSUN SAĞOLASIN SAĞLICAKLA KALASIN.
YanıtlaSilRAMAZAN ÜNVER
EM.ASSB.(HÜR GENERAL)
yüreğinize sağlık..sizi böyle duyarlı yetiştiren anaya babaya helal olsun...ve asıl size böyle farkındalığı yüksek, bilinçli ve donanımlı olmanızdan dolayı size işte asıl size en büyük helaller...
YanıtlaSilSizi yetiştiren babaya saygılar...
YanıtlaSilSÖYLENECEK SÖZ KALMAMIŞ.YAŞAM TARZIMIZI AYNEN YANSITMIŞ.KALEMİNE SAĞLIK
YanıtlaSilHarikasın canım benim bundan daha iyi anlatlamaz kalemine sağlık babanında elerinden öperim tabiki seni büyüten senin üzerinde en büyük emeği olan anneninde elerinden öperim kendine iyi bak sevgi ile kal aslan kızım benim.Tekar tekrar teşekürler güzel kalpli kızım benim ışıklar seninle olsun..İŞTEE FARKINDALIĞININ FARKINA VARMIŞ İNSANN :)
YanıtlaSilSen bizden daha büyüksün,Saygılar bizden...
YanıtlaSilTeşekürlerrr....
YanıtlaSil